100
Rönesans Holding
Dünyanın önde gelen proje geliştirme ve inşaat grubu Rönesans, daha iyi bir gelecek inşa eder.
Türkiye, CIS ülkeleri ve Hollanda başta olmak üzere, Avrupa’dan Uzak Doğu ve Karayipler’e uzanan geniş bir coğrafyada; inşaat, gayrimenkul, sağlık, enerji ve petrokimya alanlarında ana müteahhit ve yatırımcı olarak faaliyet gösteriyoruz.
Websiteni
Seç
close
Ronesans.com a devam et
Anasayfa arrow Haberler arrow Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, Oksijen’e Konuştu
Haber

Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, Oksijen’e Konuştu

10 Kasım 2025
Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp, Rönesans’ın 30 ülkedeki yolculuğunu; Avrupa’daki düşük karbonlu projeleri, Ceyhan projesinin stratejik etkisini ve yeşil finansmanı Oksijen’e anlattı.

İpek Ilıcak Kayaalp: Standardımız net, ileri mühendislik ve sürdürülebilirlik.

İpek Ilıcak Kayaalp, Rönesans’ın 30 ülkedeki yolculuğunu; Avrupa’daki düşük karbonlu projeleri, Ceyhan projesinin stratejik etkisini ve yeşil finansmanı anlatıyor: “Belirsizlik kalıcı, standardımız net, ileri mühendislik ve sürdürülebilirlik.”

Erman Ilıcak’ın kurucusu olduğu Rönesans Holding, Avrupa’nın en yüksek binasından, İsviçre Alpleri’nin altından geçen dünyanın en uzun ve en derin demiryolu tüneline kadar birçok uluslararası projede yer aldı. Hollanda’nın en uzun karayolu tünelini, dünyanın en büyük doğalgazdan benzin üretim tesisini ve dünyanın en büyük betonarme yüzer doğalgaz platformunu inşa etti. Geçtiğimiz yıl Rönesans Holding Yönetim Kurulu Başkanı İpek Ilıcak Kayaalp ile birlikte deprem bölgesine gitmiştik, oradaki sohbetimizde, “Biz klasik müteahhitlik şirketi değiliz, ileri teknoloji ve mühendislik şirketiyiz” demişti. “Yeni işlere başladığımızda haberleşelim” diye sözleşmiştik. 1993 yılında kurulan Rönesans’ın yurt dışındaki ve yurt içindeki yolculuğunun tüm ayrıntılarını kendisinden dinlemek için buluştuk.


Öncelikle sizi tanıyalım. Nerede, nasıl bir eğitim aldınız, iş hayatına nasıl adım attınız?

ODTÜ Ekonomi mezunuyum. ABD’de finans eğitimi aldım; San Francisco’da staj yaptıktan sonra Türkiye’ye döndüm ve Ankara’da CFO’ya bağlı bir rolde finans-bütçe tarafında çalıştım. Dört yıl sonra aile şirketine geçtim. Biliyorsunuz Rönesans’ın kuruluşu Rusya-St. Petersburg’da. Ben de St. Petersburg ve Ankara’da farklı kademelerde çalıştım, 2009’dan beri İstanbul’dayım.

Yurt dışında kazanıp büyüdük

Şirketteki ilk sorumluluklarınız nelerdi?

Eğitimimle paralel şekilde maliyet ve teklif analizi ile başladım, bütçe tarafında çalıştım. O dönemde konsolide bilanço yapısına geçişte dönüşümü yürüttük. Sonra finans ve hazine, ardından İK süreçleri geldi. 2014’ten beri Yönetim Kurulu Başkanlığı yapıyorum. Holding ve iştiraklerde toplam 6 şirketin yönetim kurulundayım; Finans ve Sürdürülebilirlik Komitesi’nin de başındayım.


Rönesans’ın DNA’sında yurt dışında büyüme var. Bu size ne kazandırdı?

1993 yılında Rusya’da kurulup, büyüdük. 2009 yılında Avusturyalı İnşaat şirketi PORR’un yüzde 10 hissesini satın alarak Avrupa’ya adım attık. Daha sonra, 2013’te İsviçre’de Avrupa’nın en uzun tüneli olan Gotthard Base tünelini inşa eden Alpine Bau grubunun iştirakini, 2014 yılında Almanya’nın köklü inşaat şirketi Heitkamp’ı, 2015 yılında da yine Hollanda’nın 100 yıldan fazla bir geçmişe sahip olan, altyapı, üstyapı ve endüstriyel projelerini yapan sizin de projelerini ziyaret ettiğimiz Ballast Nedam’ı satın aldık. Ballast Nedam’ı satın aldığımızda, halka açık ve zor durumda olan bir şirketti, birçok projede büyük miktarda zarar ediyordu. Biz bu şirketi satın aldıktan sonra, önce borsa kotundan çıkarttık, diğer ülkelerde ve iştiraklerimizde çalışan, Rönesans kültürüne sahip yönetim kadrolarımızı buraya transfer ettik. Ballast Nedam’daki kaliteli kadroları koruyarak şirketi yeniden yapılandırdık ve 3 yılda kar eden bir şirket haline getirdik.

Gelirlerimizin en az yüzde 50’si her zaman yurt dışından geldi; bazı yıllar yüzde 75’e kadar çıktı. Bu, farklı regülasyonları, kredi standartlarını ve müşteri beklentilerini içselleştirmemizi sağladı. Benim sorumluluk almaya başladığım dönem dijitalleşme ve sürdürülebilirlik dönüşümüne denk geldi. Uluslararası müşteriler, kreditörler, finansörler, hepsinin kriterleri bizim için sürekli bir gelişim mekanizması oldu.


32 yılda 50 milyar dolar gelir

Bu çerçevede ortaklıklar var ve güçlü finansman kabiliyetinizin olduğunu söyleyebiliriz…

Doğru, 2015’ten bu yana tepe ortaklarımız arasında IFC (International Finance Corporation- Uluslararası Finans Kurumu) var. Gayrimenkulde GIC (Singapur Devlet Fonu), enerjide TotalEnergies; sağlıkta Fransız, Japon ve Koreli ortaklarımız var. 80’in üzerinde finansal kuruluşla çalışıyoruz; finansmanımızın yüzde 75’inden fazlası yabancı kaynak. Bu, içeride ciddi bir kurumsal yönetişim, finans mühendisliği ve proje yönetimi kası gerektiriyor.

Petkim’den sonra en büyük yatırım

Bugüne kadar yaptığınız işlerin toplam büyüklüğü ne oldu?

Bugüne kadar yurt dışında 50 milyar dolar ciro elde ettik, Türkiye’de 10 milyar dolar yatırım yaptık. 4 yıl içinde 14 milyar dolara çıkacak bu rakam. Dünyadan kazandığımızı ülkemize yatırıyoruz. Bunu yaparken ülkeye yabancı yatırımcı ve yabancı finansman getiriyoruz. Yatırımcı ve müteahhit kimliğimizle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Yeni yatırımların tamamlanması ve devreye girmesiyle şu an yarı yarıya olan yatırım ile inşaat payı değişecek, yatırımın payı artacak. Uzun vadede yatırımın payı yüzde 65, inşaatın payı yüzde 35 olacak.
 

Son dönemdeki yeni işlerinizdeki finansmanı nereden sağladınız? Örneğin Ceyhan projesi çok kapsamlı bir proje.

Ceyhan projesinde 1.3 milyar dolar finansman sağladık. DAPEK - Doğu Akdeniz Petrokimya Endüstri Bölgesi’nde uluslararası ortaklarımızla yürüttüğümüz toplam 2 milyar dolarlık, 472 bin 500 ton kapasiteli Ceyhan Polipropilen Üretim Tesisi ve Ceyhan Sıvı Yük Terminali. Bugün Türkiye’de yatırımı devam eden en büyük özel sektör projelerinden biri. Ceyhan’da 1.360 hektar alanda polipropilen üreteceğiz. Türkiye her yıl 8 milyon ton plastik tüketiyor; 7 milyon tonunu ithal ediyor ve bunun yaklaşık 4.5 milyon tonu polipropilen. Biz 474 bin ton üretmeyi hedefliyoruz. Bu, cari açığa yaklaşık 300 milyon dolar katkı demek. 2028 yılında tamamlanacak. Bölgede kaynak okulu kurduk; yerel istihdamı önceleyen bir model oluşturuyoruz. Petrokimya sektörü özelinde ise Petkim’den sonra yapılan en büyük yatırım. Sağladığımız uluslararası finansman son yıllarda tek bir özel sektör projesi için sağlanan en büyük uluslararası finansmanlardan biri.

Bu üreteceğiniz plastik çevre koşullarında ne oluyor?

Bu alandaki en ileri teknolojiyi kullanıyoruz. Emisyonu, dünyadaki benzer tesislere kıyasla yüzde 60 daha düşük tasarlıyoruz: Proses sırasında ortaya çıkan hidrojeni yakıt olarak kullanacağız; tesisin enerjisi tamamen yeşil kaynaklardan gelecek. IFC ve Avrupalı bankalar dahil tamamen yabancı finansmanlı bir proje. Dediğim gibi bu alandaki dış ticaret açığımız 10 milyar dolara ulaşmış durumda. Çeşitli sektörlerde kullanılan polipropilen ve polietilen, en büyük dış ticaret açığımızın bulunduğu ürünler arasında yer alıyor.

Diğer yeni proje, yatırımı devam eden otoyol projesi değil mi?

Evet. Nakkaş Otoyol Projesi EBRD ile tamamen yabancı finansmanla yürüdü; 2018 sonrası dönemin en büyüklerinden biri.

Dünyanın en büyük müteahhitlik şirketleri arasındaki konumunuz ne oldu en son? Engineering News Record (ENR) liginde nerede duruyorsunuz?

2015’ten beri ENR’de ilk 50’deyiz; Avrupa’da ilk 10’dayız. Yıllara göre 34-37 bandında derecelerimiz oluyor.

Türkiye-yurt dışı ciro dengeniz bugün ne durumda?

Son dönemde yüzde 50-50 seviyesinde. ENR, Türkiye dışı gelirleri baz alıyor.

Avrupa’da düşük karbonlu konut

Avrupa’daki bazı işlerinizi görme fırsatı bulmuştum. Hollanda örneği iklim dostu, sürdürülebilirlikte özel bir örnekti. Bu tip projeler devam ediyor mu?

Horizons adlı konut projemizde, bina tükettiğinden yüzde 33 fazla enerji üretiyor; karbon emisyonu sıfırın altında. Malzemelerin yüzde 96’sı geri dönüştürülebilir, yüzde 60’ı yeniden kullanılabilir. Su verimliliği 6 bin kişinin temiz su ihtiyacına denk. Hollanda, Yeşil Mutabakat uyumunu çok yakından takip eden bir ekosistem.

Türkiye’de böyle projelere hasretiz. Türkiye’de de planlarınız var mı? Türkiye’de son dönemde daha çok sağlık projeleri yaptınız…

Türkiye’de sadece deprem konusunda çalışan 200 mühendisin doğrudan Yönetim Kurulu’na bağlı olduğu bir yapı kurduk. Adana Şehir Hastanesi, teslim edildiğinde dünyanın en büyük sismik izolatörlü binasıydı; sonra yurt dışında daha büyüğü yapıldı. Çam ve Sakura Hastanesi ile unvan tekrar Türkiye’ye döndü. Şartname yıllık yüzde 30 test zorunluluğu getiriyor; biz yüzde 100 test yaptırıyoruz. Elazığ depreminde hastanemiz güvenli alan ilan edildi. Deprem bölgesindeki 200 binamızda da hasar olmadı; projelerimizi Amerikan şartnamelerine göre tasarlamıştık. ESG, yani sürdürülebilirlik koşulları her projemizde öncelikli.

Arıkuşu göçünde işi durdurduk

Yurt dışındaki işlerinizde çevre duyarlılığı ön planda. Türkiye’de de aynı duyarlılığınız var mı? Daha doğrusu Türkiye’de yapılan işlerde de öncelikler arasında sürdürülebilirlik oluyor mu?
 
Ceyhan–Adana Yumurtalık’ta projemiz var. Çok kapsamlı bir projeye başladık. Orada 9 bin deniz kaplumbağası için çalışmalar yürütüyoruz. Şirket bünyesinde 80 biyolog, arkeolog ve sosyolog istihdam ediyoruz. Nakkaş projemizde de arıkuşunun göç döneminde projeyi durdurduk. Tüm bu uygulamaları bağımsız denetimden geçirip 2023-2024 sürdürülebilirlik raporlarımıza koyuyoruz. ESG bizim için finansman gereği bir “kutucuk” değil; iş yapma biçimi. Bu DNA’mızda var.

Ticari gayrimenkulleriniz var, AVM’leriniz var. Oralardaki durum nasıl?

Rönesans Gayrimenkul çatısı altında 12 AVM’miz var. Tamamı aynı anda BREEAM “Outstanding” aldı. Dünya genelinde yaklaşık yüzde 1 seviyesinde bir oran. Atık, su, enerji, arazi kullanımını kapsayan 98 uygulama sürekli denetleniyor. Hastaneler tarafında da LEED Gold sertifikalarımız var.

Enerjide 4 yılda 2 milyar dolar yatırım

Enerjide yeni yatırımlarınız var. Yenilenebilir enerjide rüzgâr, güneş yatırımlarınızın oranı ne olacak? Yeni hedefler neler?

TotalEnergies ile ortaklığımız var. Önümüzdeki 4 yılda 2 milyar dolar yatırım planlıyoruz; RES-HES-GES ekseninde Türkiye’de ilk 3 hedefiyle ilerliyoruz. Ayrıca Kazakistan’da devlet-özel sektör ortaklığı modeliyle bir devlet hastanesi yatırımımız var. Bu projeler tamamlandığında yatırım gelirlerinin payı inşaatın üzerine çıkacak.

Türkiye’nin ilk yeşil Eurobond’u

Yeşil finansman tarafında neler yapıyorsunuz?

Türkiye’nin ilk yeşil Eurobond’unu ihraç ettik (425 milyon dolar). 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’nın 15’i ile hizalı projelere kaynak sağladık; tutarın yüzde 50’den fazlası uluslararası kalkınma kurumlarınca desteklendi. Hem holding hem enerji tarafında sürdürülebilir finansman çerçevelerimiz var.


Bu alandaki yeni hedefleriniz nedir?

2040’ta karbon nötr hedefi. Holding Yönetim Kurulu’nda yüzde 50 kadın hedefliyoruz. (şu an yüzde 40; RGY’de yüzde 50) Sürdürülebilirliği çevre-sosyal-yönetişim bütünlüğünde ele alıyoruz. IFC ortaklığı ve yabancı ortaklıklar sayesinde kurumsal yönetim kültürümüz derinleşti.

Vakıf çalışmalarınız için buluşmuştuk daha önce. Bu alanda nasıl bir sorumluluk duyuyorsunuz?

Vakıf çalışmalarımızla bugüne kadar 14 bin üniversite öğrencisine ulaştık, bursun ötesinde kişisel gelişim ve mentor’luk sağlıyoruz. Fen liseleri, meslek liseleri, yüksekokul hatta anaokulundan ilk iş yılına uzanan bir çizgide gençlerin yanında olmayı önceliklendiriyoruz. Pusula programıyla Rönesans’ta bir yıl ilk iş deneyimi sunuyoruz; bu yıl 1.850 öğrenci katıldı. Sürdürülebilir Geleceği Tasarla yarışmasının 11. yılını doldurduk; 400 bine yakın öğrenciye ulaştık ve bu kapsamda 150 üniversiteyi ziyaret ettik. Esmiyor ve Impact Hub ile iş birliği yürütüyoruz.


Belirsizlik kalıcı

Dünya zor bir dönemden geçiyor. Dengeler değişiyor. Dijitalleşme ve yapay zekâ iş yapış biçimlerini ve meslekleri etkiliyor. Türkiye’de ekonomide yeni sahalar açılmasında zorluklar var. Gençlere ne önerirsiniz?


Malum beyin göcü yaşandı, yaşanıyor Oysa Türkiye’nin ileri teknolojiye, üretime çok ihtiyacı var.

Belirsizlik her zaman vardı; bugün belki daha görünür. Büyük şirketler için “tam emin olunan” bir iklimi beklemek lüks. Biz odaklandık: Ülkemize yatırım, istihdam, mühendislikte öncülük ettik. Gençler “Nerede değer üretebilirim” sorusuna odaklanmalı. Bizlerin büyüdüğü, eğitim aldığı ortamdan çok farklı bir ortam var. Açık eğitim kaynakları artık erişilebilir; dönemsel ücretsiz online dersler güçlü bir fırsat. Kişi kendini sürekli güncelleyebiliyor. Buna da herkesin ihtiyacı var.

Bir Adım Var

Sizin bir programınız vardı, “Bir Adım Var”, nasıl bir program ve hâlâ devam ediyor mu?

Pandemi döneminde kurdum. Bilim, sanat, spor, teknoloji alanlarında 100 genç kadına birebir mentor’luk veriyorum. Bir araya geldiğimizde disiplinler arası öğrenme oluyor; birbirimize motivasyon sağlıyoruz. Devam edeceğim.


Kaynak: Elif Ergu Demiral / Gazete Oksijen





Rönesans Holding Hakkında

Merkezi, Ankara’da bulunan Rönesans Holding, dünyanın en büyük müteahhitlik şirketlerinin sıralandığı ENR listesinde dünyada 50. sırada yer alırken, Avrupa'nın ve Türkiye’nin en büyük uluslararası müteahhitlik şirketlerinden biridir. Türkiye ve Avrupa başta olmak üzere, Orta Asya ve Afrika'da 30'dan fazla ülkeye uzanan geniş bir coğrafyada 1993 yılından beri; inşaat, enerji, sağlık, gayrimenkul ve endüstriyel yatırımlar alanlarında ana müteahhit ve yatırımcı olarak faaliyet gösteren Rönesans Holding’in iştirakleri arasında Hollanda merkezli Ballast Nedam ve Almanya merkezli Heitkamp Industrial Solutions GmbH da bulunmaktadır.

Yenilikçi yapısıyla büyümeyi ve dayanıklılığı tüm operasyonlarının merkezine koyan, sürdürülebilirlik ve sosyal kalkınmaya öncelik veren Rönesans, burslar, akademik platformlar ve girişimlerle öğrencileri destekleyen projeler geliştirmiş, 2015'ten bu yana BM Küresel İlkeler Sözleşmesi'nin ve 2016'dan bu yana BM Kadının Güçlenmesi Prensipleri'nin imzacısı olmuştur. Rönesans Holding Onursal Başkanı Erman Ilıcak liderliğinde; uluslararası deneyimini, ileri mühendislik bilgisi ve finansal gücü bir araya getiren Rönesans Holding; ortakları GIC, Meridiam Infrastructure, Sojitz, Samsung C&T, TotalEnergies, ve Dünya Bankası kuruluşu IFC (grubun azınlık hissedarlarından) ile birlikte Türkiye ve yurt dışındaki öncü projelere 8 milyar Euro’nun üzerinde yatırım yapmıştır.


Kullanıcı deneyiminizi artırmak için sitemizde çerezler kullanıyoruz. Çerez Aydınlatma Metni
ÖZELLEŞTİR KAPAT HEPSİNE İZİN VER